Alevilikte temizlik
Hakka talip olan kişi, başka murat isteme,
Dostun seninle beraber, başka vuslat isteme,
Bu dünya bir sofradır, arzular gelir geçer,
Eğer bizi buldun ise, başka murat isteme.
Hacı Bektaş’ı Veli
Sağlıklı bir hayatın ve insanlar arası ilişkilerin sağlıklı yürüme için dinimiz kişi ve toplum için son derece faydalı olan temizliğe önem vermiştir.
Temizli iki şekilde ele alabiliriz.
1- Zahiri (dış) temizlik
2- Batıni (iç) temizlik
a- Zahi (dış) temizlik:
Allah, Kur’an-ı Kerim’in ilk inen ayetlerinde okumayı, ikinci olarak inen ayetlerinde ise temizlenmeyi emretmiştir. Peygamberimiz Hz. Muhammed’e ve onun şahsında tüm insanlara elbise temizliğiyle birlikte kötü şeylerin terk edilmesini de emredilmektedir. Yüce Allah; “Tövbe edenleri sever, temizlenenleri de sever” (Bakara süresi 2. Ayet) Buyurarak temiz olmamızı istemektedir. Demek ki dinimiz, insanların yalnız giyimleri ve çevreleri bakımından değil, ahlaki yönde de temiz olmamızı istemektedir. Dinimize göre temizlik denilince, insanın giysilerini, bedenini, çevresini ve yaşadığı yerin temiz tutulmasını kalbinin kötü düşüncelerden arındırılması anlaşılır.
Dört kapı, kırk makamda, Şeriat kapısının, dokuz makamı “arı giyinip ve arınmaktır.
Şeriat kapısının makamları:
1. İman etmek,
2. İlim öğrenmek,
3. İbadet etmek,
4. Haramdan uzaklaşmak,
5. Ailesine faydalı olmak,
6. Çevreye zarar vermemek,
7. Peygamberin emirlerine uymak,
8. Şefkatli olmak,
9. Temiz olmak
10.Yaramaz islerden sakınmak.
Toplum içinde Temiz giyinmiş bir kimse, giyimi yeni ve pahalı cinsten olmasa bile, bir işyerinde bir topluluk içinde Sözlerine kulak verilir. Hele kafası ve gönlü boş bir insanda değilse, çevresinin ilgi ve beğenisini rahatça kazanır. Bir insan ne kadar bilgili olursa olsun, eğer temizliğine önem vermezse, giyimine dikkat etmezse, çevresinde ki insanları rahatsız ederse, insanların ilgisini ve dostluğunu kazanamaz. Kısaca, her yerde her zaman temiz olmalıyız, temiz olmamız hem birey olarak büyük yararları vardır. Çevre temizliği beden temizliği ile sağlıklı oluruz, insan beden temizliği ile sağlığını koruduğu gibi kendisine olan güveni de artar.
Bu adem dedikleri,
El ayakla baş değil,
Adem manaya derler,
Suret ile kaş değil
*****************
Ey özün insan bilen,
Var edep öğren edep.
Ey edep erkan bilen,
Ar edep öğren edep.
******************
Cem evlerimizde ibadetlerimizi huzur içinde yapabilmemiz için buraya gelen canların söz, davranışlarına ve temizliklerine dikkat etmeleri gerekir. Temizlik imandandır, temizlik aydınlıktır, temizlik, güzelliğin anasıdır, temizlik ruhun aynasıdır, temizlik sağlığın mayasıdır.
Sevgili peygamberimiz çocuklar için bırakabileceğimiz en değerli mirasın, güzel ahlak ve terbiye olduğunu belirtmiştir. Cemlerimizde de dürüst, temiz, inançlı, iyi huylu, iyi sözlü ve iyi davranış içinde olmalıyız. Bu nedenle; Allah’ı, peygamber’i, Ehl-i Beyti sevmek, ahlaklı olmak ve temizliği içselleştirmek ibadetimizin gereğidir.
b- Batıni (İç temizlik):
Keramet baştadır, tacda değildir,
Hararet nardadır, sacda değildir,
Her ne arar isen, kendinde ara,
Kudüs’te, Mekke’de, Hacda değildir
Asıl ibadet ruh arılığı ve vicdan temizliğidir. O temizlik Allah’ı çeşmesine varıp, gönül yurdunu temizleyip,rıza yoluna varmaktır.
Alevilikte abdest, dış bedenin yıkanması yanında, asıl önemli olan manevi iç temizliğin adıdır. Hz. Mevlana; “Bedeniniz kirliydi yıkayıp temizlendiniz, ya aklınız kirlendiyse onu ne ile temizleyeceksiniz” diyor.
İçi pisliklerle dolu olan bir insan’ın gönlüne Hakk, Muhammed, Ali mihman olur mu? İşte o temizlik kişinin ruhunda, özünde olmalıdır. Çünkü o öz Hakk’ın cevheridir. Ruh ve gönül temizliği devamlı olmalıdır. Pir Hünkar Hacı Bektaş Veli buyuruyor ki; “Eliniz kirli idi yıkayıp temizlendiğiniz, ayağınız kirli idi yıkayıp temizlendiniz. Yüreğinizdeki kini, kibiri, hasetliği, şehveti su ile nasıl temizleyeceksiniz.”
Gönül temizliği elbette su ile temizlenmez. Gönül temizliği ikrarla, tövbeyle temizlenir. Pirimiz Hünkar Hacı Bektaş’ı Veli’nin belirttiği gibi, asıl temizliğin gönlümüzde ve yüreğimizde olmasının önemini belirtiyor. Gönlümüzdeki bütün yaramazlıkları süpürüp manevi anlamda iç temizliği sağlamalıyız.
“İnsan yüreği kadar insandır” demiş bir düşünür yüreğimizi Hakk’ın evi etmeliyiz ki, Hakk’da mihman olabilsin. En büyük alem orasıdır. O alem yanlışlarla doldurulursa doğruya yer kalmaz.
İmam Caferi Sadık şöyle buyuruyor:
“Önce doğruları görünüz ki yanlışları ayıra bilesiniz.” Hakk’ın mihman olduğu konak temiz ve pak olmalıdır. Bu nedenle ruh ve gönül dünyamız Allah, Muhammed, Ali ve Ehl-i Beyt ile beslenen çocuklarımız yaşamlarının ileri dönemlerin de de hem kendisine, ailesine, toplumuna, vatanına faydalı insanlar olacaklardır. Pirimiz Hünkar Hacı Bektaş-ı Veli diyor ki; sevgi sofrasını sersinler. O sevgi sofrası cemlerimizde hep var. Çünkü o lokmaları canlar Allah rızasına,sevgiyle yapıp getiriyorlar. Sofra dostluktur, kazan berekettir, o dostluk ve bereket dilerim hiç eksik olmasın, gönüller temiz ve sevgiyle dolsun…
Hakka talip olan kişi, başka murat isteme,
Dostun seninle beraber, başka vuslat isteme,
Bu dünya bir sofradır, arzular gelir geçer,
Eğer bizi buldun ise, başka murat isteme.
Hacı Bektaş’ı Veli
Sağlıklı bir hayatın ve insanlar arası ilişkilerin sağlıklı yürüme için dinimiz kişi ve toplum için son derece faydalı olan temizliğe önem vermiştir.
Temizli iki şekilde ele alabiliriz.
1- Zahiri (dış) temizlik
2- Batıni (iç) temizlik
a- Zahi (dış) temizlik:
Allah, Kur’an-ı Kerim’in ilk inen ayetlerinde okumayı, ikinci olarak inen ayetlerinde ise temizlenmeyi emretmiştir. Peygamberimiz Hz. Muhammed’e ve onun şahsında tüm insanlara elbise temizliğiyle birlikte kötü şeylerin terk edilmesini de emredilmektedir. Yüce Allah; “Tövbe edenleri sever, temizlenenleri de sever” (Bakara süresi 2. Ayet) Buyurarak temiz olmamızı istemektedir. Demek ki dinimiz, insanların yalnız giyimleri ve çevreleri bakımından değil, ahlaki yönde de temiz olmamızı istemektedir. Dinimize göre temizlik denilince, insanın giysilerini, bedenini, çevresini ve yaşadığı yerin temiz tutulmasını kalbinin kötü düşüncelerden arındırılması anlaşılır.
Dört kapı, kırk makamda, Şeriat kapısının, dokuz makamı “arı giyinip ve arınmaktır.
Şeriat kapısının makamları:
1. İman etmek,
2. İlim öğrenmek,
3. İbadet etmek,
4. Haramdan uzaklaşmak,
5. Ailesine faydalı olmak,
6. Çevreye zarar vermemek,
7. Peygamberin emirlerine uymak,
8. Şefkatli olmak,
9. Temiz olmak
10.Yaramaz islerden sakınmak.
Toplum içinde Temiz giyinmiş bir kimse, giyimi yeni ve pahalı cinsten olmasa bile, bir işyerinde bir topluluk içinde Sözlerine kulak verilir. Hele kafası ve gönlü boş bir insanda değilse, çevresinin ilgi ve beğenisini rahatça kazanır. Bir insan ne kadar bilgili olursa olsun, eğer temizliğine önem vermezse, giyimine dikkat etmezse, çevresinde ki insanları rahatsız ederse, insanların ilgisini ve dostluğunu kazanamaz. Kısaca, her yerde her zaman temiz olmalıyız, temiz olmamız hem birey olarak büyük yararları vardır. Çevre temizliği beden temizliği ile sağlıklı oluruz, insan beden temizliği ile sağlığını koruduğu gibi kendisine olan güveni de artar.
Bu adem dedikleri,
El ayakla baş değil,
Adem manaya derler,
Suret ile kaş değil
*****************
Ey özün insan bilen,
Var edep öğren edep.
Ey edep erkan bilen,
Ar edep öğren edep.
******************
Cem evlerimizde ibadetlerimizi huzur içinde yapabilmemiz için buraya gelen canların söz, davranışlarına ve temizliklerine dikkat etmeleri gerekir. Temizlik imandandır, temizlik aydınlıktır, temizlik, güzelliğin anasıdır, temizlik ruhun aynasıdır, temizlik sağlığın mayasıdır.
Sevgili peygamberimiz çocuklar için bırakabileceğimiz en değerli mirasın, güzel ahlak ve terbiye olduğunu belirtmiştir. Cemlerimizde de dürüst, temiz, inançlı, iyi huylu, iyi sözlü ve iyi davranış içinde olmalıyız. Bu nedenle; Allah’ı, peygamber’i, Ehl-i Beyti sevmek, ahlaklı olmak ve temizliği içselleştirmek ibadetimizin gereğidir.
b- Batıni (İç temizlik):
Keramet baştadır, tacda değildir,
Hararet nardadır, sacda değildir,
Her ne arar isen, kendinde ara,
Kudüs’te, Mekke’de, Hacda değildir
Asıl ibadet ruh arılığı ve vicdan temizliğidir. O temizlik Allah’ı çeşmesine varıp, gönül yurdunu temizleyip,rıza yoluna varmaktır.
Alevilikte abdest, dış bedenin yıkanması yanında, asıl önemli olan manevi iç temizliğin adıdır. Hz. Mevlana; “Bedeniniz kirliydi yıkayıp temizlendiniz, ya aklınız kirlendiyse onu ne ile temizleyeceksiniz” diyor.
İçi pisliklerle dolu olan bir insan’ın gönlüne Hakk, Muhammed, Ali mihman olur mu? İşte o temizlik kişinin ruhunda, özünde olmalıdır. Çünkü o öz Hakk’ın cevheridir. Ruh ve gönül temizliği devamlı olmalıdır. Pir Hünkar Hacı Bektaş Veli buyuruyor ki; “Eliniz kirli idi yıkayıp temizlendiğiniz, ayağınız kirli idi yıkayıp temizlendiniz. Yüreğinizdeki kini, kibiri, hasetliği, şehveti su ile nasıl temizleyeceksiniz.”
Gönül temizliği elbette su ile temizlenmez. Gönül temizliği ikrarla, tövbeyle temizlenir. Pirimiz Hünkar Hacı Bektaş’ı Veli’nin belirttiği gibi, asıl temizliğin gönlümüzde ve yüreğimizde olmasının önemini belirtiyor. Gönlümüzdeki bütün yaramazlıkları süpürüp manevi anlamda iç temizliği sağlamalıyız.
“İnsan yüreği kadar insandır” demiş bir düşünür yüreğimizi Hakk’ın evi etmeliyiz ki, Hakk’da mihman olabilsin. En büyük alem orasıdır. O alem yanlışlarla doldurulursa doğruya yer kalmaz.
İmam Caferi Sadık şöyle buyuruyor:
“Önce doğruları görünüz ki yanlışları ayıra bilesiniz.” Hakk’ın mihman olduğu konak temiz ve pak olmalıdır. Bu nedenle ruh ve gönül dünyamız Allah, Muhammed, Ali ve Ehl-i Beyt ile beslenen çocuklarımız yaşamlarının ileri dönemlerin de de hem kendisine, ailesine, toplumuna, vatanına faydalı insanlar olacaklardır. Pirimiz Hünkar Hacı Bektaş-ı Veli diyor ki; sevgi sofrasını sersinler. O sevgi sofrası cemlerimizde hep var. Çünkü o lokmaları canlar Allah rızasına,sevgiyle yapıp getiriyorlar. Sofra dostluktur, kazan berekettir, o dostluk ve bereket dilerim hiç eksik olmasın, gönüller temiz ve sevgiyle dolsun…